1960'lı Yıllarda Türk Şiiri
1960’lı yıllara gelindiğinde İkinci Yeniler şiir kitaplarını yayımlamayı sürdürdükleri gibi, daha önceki yıllarda şiirlerini yayımlayan Behçet Necatigil, Atilla İlhan, Melih Cevdet, Oktay Rifat, Nazım Hikmet, Fazıl Hüsnü Dağlarca ve Ceyhun Atıf Kansu da bu yıllarda yeni şiir kitaplarını yayımlamışlardır.
Kırmızı Uçurtma
Ceviz ağaçlarının arasından
Güneş o Eti işi araba
Çekerken ikindi Tanrıçayı
Gün batısı yatağına
Çıkıverdi bir kırmızı uçurtma
Kâğıttan, yelden ve sevinçten.
Çocuğun kulağı ikindide
Yel geliyor mu? Yel nereden gelir?
Yaz altını zerdalilerde
Birikti durdu ceviz yapraklarının iyodunda
Birden hışırdadı gökyüzü elişisi
Bir yaprak düştü ve başladı yel.
Yel bir yiğitlemedir kavaklara
Ceviz dallarına bir okşama
Omuz başlarına bir güzelleme
Ve çıkıverdi bir uçurtma
İki kanatlı gök kapısını açıp birdenbire
Sevinçleme.
Karıncalar içgüdüyle biriktirirler
Yaz otlarından aşlarını
Ve arıların biriktirdiği bal
Bir içgüdü gizeğidir çiçeklerden
Sen ey kırmızı uçurtma
Bir düş birikimisin yaz göğüne.
Ve bir kara omcada
Alaca buğulu bir salkım üzüm
Kızarır güneşin koyağında
Yarın bir kızdır, büyür
İkindi yelinin tarlasında
Kırmızı gelinciğinde uçurtmanın. Ceyhun Atuf Kansu
Bu yıllarda şiirlerini yayımlayan şairlerden biri,1940 toplumcu şairler kuşağının en gençlerinden olan Ahmet Arif’tir. Yankılar uyandıran, halk şiiri, hece şiiri ve aruzla yazılmış şiirlerin söyleyiş özelliklerinin bir arada bulunduğu şiirlerini Hasretinden Prangalar Eskittim adlı kitabında toplayarak yayımlamıştır.
1960'lı yılların toplumcu şarileri kimlerdir?
Ahmet Arif’le birlikte, Mutlu Olmak Varken adı altında bütün şiirlerini bir arada yayımlayan A. Kadir de toplumcu şairler kuşağının 60’lı yıllardaki temsilcisi olarak yer alır. A. Kadir’e toplumsal temaları işleyen şairler olarak Hasan Hüseyin’le, Şükran Kurdakul’u ekleyebiliriz.
Hasan Hüseyin önce, kullandığı dil ve şiir dünyasını algılaması bakımından Atilla İlhan’ın etkisinde kalmışsa da giderek kendi söyleşyişini bulmuş, Kavel, Kızılırmak, Temmuz Bildirisi adlı şiir kitaplarıyla toplumcu şiirde yeni örnekler vermiştir. Hasan Hüseyin bu üç kitabına Kızılkuğu, Ağlasın Ay Şafağı, Oğlak, Acıyı Bal Eyledik, Kelepçenini Karasında Bir Ak Güvercin... gibi kitaplarıyla yetmişli ve seksenli yıllara geçmiştir.
Şükran Kurdakul da, şiirimizin geleneksel biçimleriyle yazdığı toplumsal şiirlerini topladığı Nice Kaygılardan Sonra, İzmir’in İçinde Amerikan Neferi, Giderayak, Halk Orduları kitaplarıyla altmışlı yılların şairleri arasına katılıp günümüze değin gelmiştir. 1960’lı y ılların sonunda, yetmişli yılların başında İkinci Yeni hareketine tepkiler gösterilmeye başlandığı gibi,yeni toplumcu şairlerle karşılaşıyoruz.
Bu yılların genç kuşağı olarak Metin Demirtaş , İsmet Özel, Süreyya Berfe, Ataol Behramoğlu ve Özkan Mert’i görüyoruz. Şiir kitaplarını aynı yıllarda yayımlayan bu şairler arasında İkinci Yenilere karşı çıkanlar Ataol Behramoğlu, Süreyya Berfe, Özkan Mert ve İsmet Özel olmuştur.
İkinci Yeni Akımına karşı çıkan şairler kimlerdir?
Bir Gün Mutlaka adlı kitabıyla adını duyuran Ataol Behramoğlu , Yolculuk, Özlem ve Kavga Şiirleri, Ne Yağmur Ne Şiirler, İyi Bir Vatandaş Aranıyor, Kızıma Mektuplar, Eski Nisan, Türkiye Üzgün Yurdum, Güzel Yurdum, Bebeklerin Ulusu Yok, Yaşayan Bir Şiir kitaplarıyla günümüze gelmiştir.
Süreyya Berfe şiirlerini Gün Ola, Savrulan, Hayat ile Şiir, Ufkun Dışında adlı dört kitapta toplamıştır.
Daha önce yayımladığı Geceleyin Bir Koşu’dan sonra yetmişli yılların yazarları arasına Evet İsyan’la katılan İsmet Özel, bu kitabına Cinayetler Kitabı, ilk üç kitabını bir arada bastırdığı Şiirler, Celladıma Gülümserken, Erbain’i (4 kitabı bir arada) eklemiş-tir.
Kitaplarını yetmişli yıllarda yayımlayarak Cumhuriyet dönemi şiirinde yer alan ve yankı uyandıran şairler olarak da Can Yücel, Ali Püsküllüoğlu, Eray Canberk, Özdemir İnce, Ahmet Oktay, Hilmi Yavuz, Gülten Akın, Refik Durbaş, Sennur Sezer ve Nihat Behram dikkati çekerler.
Şiirimizde toplumsal yergiye güncelleştirerek canlılık kazandıran, kullandığı kendine özgü sözcüklerle yarattığı yeni bir gülmeceyi lirizmle birleştiren Can Yücel ilk şiir kitabı Yazma’yı 1950’de yayımlamakla birlikte onu izleyen Sevgi Duvarı’nı yetmişli yılların başında yayımlayarak bu yılların şairleri arasına katılmıştır. Bu kitaplarını izleyerek şiirlerini on kitapta toplamıştır.
Şiir kitaplarını ellili yıllarda yayımlamaya başlayarak Unutma Onları’yla bu yılların şairleri arasına katılan ve şiirlerini topluca Babadat’ta yayımlayan Ali Püsküllü-oğlu; ilk şiir kitaplarını yine ellili yılların sonlarına doğru yayımlamaya başlaya-rak, Kırmızı Karanfil, Ağıtlar ve Türküler, Seyran Destanı ile yetmişli yıllarda dikkatleri çekip, bütün şiirlerini Toplu Şiirler’de bir arada yayımlayan Gülten Akın; Kiraz Zamanı ile bu yılların şairleri arasına katılıp, Toplu Şiirler, Uykusuzluk ve Mavi Hayy’la günümüze gelen Özdemir İnce; şiirlerini altmışlı yılların sonlarına doğru yayımla-maya başlayarak, Sürgün adlı kitabıyla yetmişli yılların sonlarında şiirlerini okuyuculara sunup, Sürdürülen Bir Şarkının Tarihi, Kara Bir Zamana Alınlık, Yol Üstündeki Semender, Ağıtlar ve Övgülerle günümüze gelen Ahmet Oktay; Bedrettin Üzerine Şiirler ve Doğu Şiirleri’yle yetmişli yıllarda tanınıp , II Cilt Toplu Şiirler, Gülün Ustası Yoktur , Erguvan Sözleri’yle günümüzde de şiirlerini yayımlamayı sürdüren Hilmi Yavuz, şiirimizi gerek biçim gerekse söyleyiş özellikleri ve temalar bakımından İkinci Yeniler’in şiirlerinden tamamen sıyırarak toplumcu görüşe yönelmişlerdir. Aralarında Hilmi Yavuz, uyak düzeni, kullandığı sözcükler ve benzetmeler, söz dizimi yönünden Divan Şiirini yeniden canlandırma denilebilecek özgün şiirler yazmıştır.
Bu şairlerle birlikte,1960’lı yılların başında, Gecekondu adlı kitabıyla adını duyurup ona Yasak'ı ekleyen Sennur Sezer, toplumsal konulara değinen bir şair olarak görünürken, 70’li yılların şairleri arasına katıldığı Direnç’te topladıklarında ve onu izleyen şiirlerinde yalın bir söyleyişle içten uygularla yazdığı şiirlerini yayımlamıştır.
1970'li Yıllarda Türk Şiiri
70’li yılların başında Kuytu Sular’la şiirlerini tanıtan Eray Canberk, şiirlerinde ele aldığı kişisel ya da toplumsal temaları içten bir duyarlılıkla diline de özen göstererek yazmıştır. Yüreğinin Burkulduğu Zaman’la seksenli yıllara geçen Canberk Eskimiş Yalnızlığa ve Ebrular’la günümüze gelmiştir.
1970'li yılların toplumcu şairleri kimlerdir?
Refik Durbaş’la Nihat Behram bu yılların toplumcu şairleri olarak görülüyorlar. Refik Durbaş 70’li yılların sonunda yayımladığı Siyah Bir Acıda kitabıyla bu yılların yazarları arasına girmiş, Çırak Aranıyor ve Menzil’le günümüze gelmiştir. Şiirlerinde 12 Mart olaylarını yansıtan bir şair olarak dikkati çeken Nihat Behram, Hayatımız Üzerine Şiirler’le adını duyurduktan sonra, şiir yazmayı sürdürmüş, Yeniden Kendi Şehrim’le günümüze gelmiştir.
70’li yılların şairleri arasında, Akdeniz, Mor, Dört Kişiydiler Bir de Ben, Yeryüzünün Yü-reği, Yerdeli Gökdeli, Zeytinli Fırın Sokağı, Güz Ey, Fide adlı kitaplarıyla toplayan Cengiz Bektaş’ı Sihiyadan Nara’ya, Dünyaya Bakış, Bir Nisan Akşamında kitaplarıyla Ergun Evren’i eklemek gerekir.
İnanç Çiçekleri
Her yanımız çiçek
-Sevmek-çiçekleri
Yaşamayı sevmek
Çalışmayı sevmek
Sevmek işimizi
Elimizin usumuzun emeğini
Dolu dolu
Yüreğimiz titreyerek
Sevmek işimiz
Bizden olanı
Dosdoğru sevmek
"Dostuna dost düşmanına düşman"
Olmayı bilerek
İşimiz sevmek
Yerimizi yurdumuzu
Suda yelde ateşte
Sevmek birliğimizi ( Cengiz Bektaş )
1980'li Yıllarda Türk Şiiri
1980’li yıllara geldiğimizde, bu yılların genç şairleri olarak ilk dikkati çekenler Yaşar Miraç, Ozan Telli, Abdülkadir Bulut ve Ahmet Ada oluyor. Bu şairlerin özelliği halk şiirinden, dilinden ve kültüründen yararlanmalarıdır. Yaşar Miraç, Trabzonlu Deli-kanlı, Ozan Telli, Şahince adlı şiir kitaplarını bu yılların başında yayımlayarak geniş bir okuyucu kitlesini etkileyip, aynı çizgide yazdıkları şiirlerini yayımlamayı sür-dürmüşlerdir. Ahmet Ada Taş Plak Gazeller’le günümüze geldiği gibi, Abdülkadir Bulut’un şiirleri ölümünden sonra Ülkemin Şiir Atlası adıyla yayımlanmıştır. 80’li yıllarda genelde, değişik bakış açılarıyla toplumun acılarını yansıtmakla birlikte, değişik temalara değinen yer yer alaysılama ve gülmeceyi kullanan şairler olarak, Abdülkadir Budak, Ali Cengizhan, Metin Altıok, Ahmet Telli, İsmail Uyaroğlu, Ahmet Erhan, Güven Turan, Tuğrul Tanyol, Erdoğan Alkan, Neşe Yaşın, Nurer Uğurlu, Adnan Özer, Hüseyin Yurttaş, Gültekin Emre, Enis Batur, Hüseyin Atabaş, Metin Demirtaş, Şükrü Erbaş, Salih Bolat, Enver Ercan en çok dikkati çeken şairler arasında yer alıyorlar.
1990'lı Yıllarda Türk Şiiri
90’lı yıllarda bu şairlere kendilerinden söz ettirenler olarak Turgay Kantürk, Gülsüm Akyüz, Metin Cengiz, Sina Akyol, Sunay Akın, Hulki Aktunç, Güngör Tekçe, Akgün Akova, Muzaffer Erdost, Ali Asker Barut, Melisa Gürpınar, Ersin Salman gibi adlar eklenmiştir.
Kuş Çiçek
Geldi mi desem gece yarısı
Gelecek mi desem
Ay ışığı çağların sevgisidir ulaşır
Sana dek mi desem
Özlemden kim ölmüşse korkunç değil
Son solukları kelebek mi desem
Yüz bin parlasalar da seni anlatır hep
Yıldızlar tek mi desem
Kuşmu desem yalnızlığıma şimdi
Çiçek mi desem
Fazıl Hüsnü Dağlarca
Özet
Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki şiirde Milli edebiyat döneminin şairleri etkilidir. Kurtuluş Savaşının acıları, yeni kurulan devletin sorumlulukları şiirde kendini lirik bir idealizm olarak gösterir.
Şiirde zamana dikkat çekilir, içerik zenginleşirken dış yapı özellikleri yavaş yavaş bırakılır. Önce serbest müstezatla bozulan şiir dizesinde kırılmalar çoğalır. Konular toplumsallaştıkça şiir; ölçü, uyak gibi ögelerden kurtulur.
Cumhuriyet döneminin ilk topluluğu Yedi Meşaleciler'dir. Amaçları şiiri tek düzelikten kurtarmaktır, fakat Ziya Osman Saba dışındakiler pek başarılı olamamışlardır. Cahit Sıtkı Tarancı ile Fazıl Hüsnü Dağlarca çok kendilerine özgüdürler.
Cumhuriyet döneminin ikinci topluluğu; Orhan Veli, Oktay Rıfat ile Melih Cevdet Anday'dan oluşan Birinci Yeniler (Garipçiler)dir. Şiirden ölçü, uyak atılır. Şiir diline konuşma dilinin yakınlığı getirilir. Konunun da şairane olması gerekmez, sokaktaki adam şiire girer. Garip etkisi bugünkü şiirimizde bile görülür.
1950'lerden sonra toplumsal konulardan uzaklaşan şairler imgeye ya da alaylamaya yönelirler.
Cumhuriyet döneminin üçüncü topluluğu İkinci Yeniler'dir. Birinci Yeniler karşıt olarak yeniden dış yapıda biçime, konuda seçiciliğe ve anlatımda şairaneliğe yönelirler.
1960'lı yıllarda Nazım Hikmet'in kitaplarının yayınlanmasıyla yeni bir toplumcu şair kuşağı yetişir. Can Yücel şiirin lirizmi içine gülmeceyi sokmayı başarır.
Değerlendirme Soruları
Aşağıdaki soruların yanıtlarını seçenekler arasından bulunuz.
1. Şiirde konu toplumsallaştıkça neden ölçü ve uyak gibi ögeler kullanılmaz olur?
A. Öz, biçimin önüne geçince konu dağılır.
B. Ölçü ve uyağa uygun sözcükler seçilirken aktarılan düşünceler sınırlı ya
da kapalı kalabilir.
C. Ölçü düşünce anlatımına uygun değildir.
D. Uyak anlamı güçlendirir, kullanılmasında sakınca yoktur.
E. Şiirle toplumsal konular işlenmez.
2. Cumhuriyet Dönemi Türk şiirinin ilk topluluğu aşağıdakilerden hangisidir?
A. Milliyetçi şairler,
B. Bağımsızlar,
C. Garipciler,
D. İkinci Yeniler,
E. Yedi Meşaleciler,
3. Garipçiler için "Güzeli değil, güzel anlatımı seçmişlerdir." yorumu aşağıdaki yorumlamalardan hangisi ile çelişir?
A. Sokaktaki adam ile onun yaşamından iyi, kötü her kesiti şiire sokmuşlar-
dır.
B. Şiir dilinin şairane olması gerekmediğini savunurlar.
C. Şiiri şiir yapan özelliğin ölçü, uyak gibi dış yapı ile ilgisi olmadığına ina
nırlar.
D. Şairaneliğin, şiiri, ulaşılması güç bir fantazi yaptığına inanırlar.
E. Seslerle oynamaktan hoşlanırlar.
4. 1950'li yıllarda toplumcu şairlerin eser yayınlamadıkları görülür. Sizce bunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A. Şiirle uğraşmamışlardır.
B. Toplumculuktan vazgeçmişlerdir.
C. 1950'li yılların hükümet yönetimiyle ters düşmüşlerdir.
D. Sanatlarının anlaşılamadığını düşünmüşlerdir.
E. Önceki şiirlerinin temaları sakıncalı sayılmıştır.
5. Şiirin lirizmi içine gülmeceyi sıkıştırabilen şair hangisidir?
A. Can Yücel
B. Ercüment Behzat Lav
C. Oktay Rıfat
D. Metin Eloğlu
E. Turgut Uyar